4.01.2011

SPOR DEYİP GEÇMEYİN....


Yarısını kızımın sağlık sorunlarıyla geçirdiğim pazartesi günü, okula vardığımda öğle olmuş ve sınıfımın basketbol maçı çoktan başlamıştı. Skor tabelasına baktığımda 12-8 yeniliyorlardı. 'Sınıf öğretmenleri olarak yanlarında bulunayım' dedim.
İlk devre 14-14 bitti.
Benim hiç sevmediğim bir oyun basketbol...Ne söylemeli acaba diye düşündüm. Bir süre kendi aralarında konuşmalarına izin verdim ve ardından yanlarına gittim. Beni görünce sustular. Sordum:
"Potanın çemberimi daha geniş yoksa basket topu mu?"
O kadar şaşırdılar ki (bu soruyu beklemiyorlardı herhalde) birisi şaşkınlıktan top cevabını verdi... bir kahkaha koptu orada.
"Hakikaten merak ediyorum" dedim.
"Elbette potanın çemberi" dediler...
"O zaman" dedim... "Atın topu içeri!"

Söyleyebileceğim tek şeyim buydu ve hemen oradan ayrıldım...İkinci yarı başladı...
Son on dakikaya gelindiğinde on üç sayı öne geçmişlerdi... Ben de gönül rahatlığı içinde öğleden sonraki dersime hazırlık yapmak için salondan ayrıldım...
Dersin başlamasına bir süre kala yanıma geldiler...yirmi sayı fark atmışlar...
"Hocam dediğiniz oldu" dedi birisi..."Attığımız girdi."
"Elbette girecek" dedim ona...
"Ama ilk devre girmiyordu" dedi. Ona şöyle cevap verdim:
"Çünkü ilk devrede potayı küçük dışını büyük görüyordunuz. İkinci devrede ise potayı büyük dışını küçük gördünüz."

Bu arada bu gün öğrendim ki ikinci turda karşılarına okulun en iyi basketbol oynayan ikinci takımı çıkmış... Ama şimdiden okulun en iyi basket oynayan üçüncü takımı olacakları kesin...
****************************************
Lütfen! Özelde çocukları (genelde kimseyi) bir şeyi yapamayacaklarına inandırmayın. Onlara nasıl yapacakları konusunda rehberlik yapın...

Hiç yorum yok: