23.03.2012

GÜNÜNÜ GÖSTERİRİM BAK!

Herkesin "toplantı ve gösteri yürüyüşü" özgürlüğünden dem vurduğu şu günlerde bu kavramları biraz didiklemek istedim.

Gösteri "görünme" arzusunun tetiklediği, bir başkasına "kendini tanıtma, bildirme, fark ettirme" amacı taşıyan; bazen de kendisini gösterme sınırlarını aşıp "diğerine (gününü) gösterme" niyetiyle yapılan eylemdir. İslam literatüründe kişinin kendisini gösterme amacıyla yaptığı eyleme "riya" denir. Riya ise münafığın vasfı olarak zikredilir.

Ayrıca bir çok gösteri; fikirlerin kendini gösterdiği bir platform olmaktan çok, sembollerin putlaştırıldığı yerlerdir. Sembollerin konuşturulduğu yerde de düşüncenin dili susar.

Gösterilerin bir çoğu inşaayı değil, imhayı metot olarak kullanır. İmha etmek ise çok kolaydır. Onlarca kişinin onlarca günde yaptığı bir binayı bir haylaz bir kaç saniyede yıkabilir. Dolayısıyla gösterilerin bir çoğunda kişi, imhanın doğasından devşirdiği bu yıkıcı gücü kendisine ait sanarak aldanmaktadır.

Peki, İslamda yöntem nedir, diye sorulursa;
Sırasıyla ızdırap, tefekkür, nasihat ve dua gelir.

Yani kişi önce o olumsuz tablodan rahatsızlık duyar, sonra onu nasıl değiştireceği hakkında düşünür, ardından bu düşüncelerine meşru dairede aksiyona döker, en sonunda da bütün sebeplerin ve sonuçların Yaratıcısına dua dua yalvarır.
-------------------------------------------------------------
Bir de kâfirler dediler ki: “Şu Kur’ân okunduğunda ona kulak vermediğiniz gibi, ona karşı yaygara koparıp onun, başkaları tarafından anlaşılmasını da engelleyin. Ancak böyle yaparak üstünlük sağlayıp onu bastırmayı umabilirsiniz.” (FUSSİLET SURESİ 26. AYET)

(O kafirlerin) içlerinden önde gelen eşraf takımı derhal harekete geçip “Hâla mı duruyorsunuz, kalkın yürüyüp gösteri yapın ve ilahlarınız konusunda direnip dayanacağınızı ilan edin. Bu, cidden yapılması gereken bir şeydir.” dediler. (SAD SURESİ 6 .AYET)

Hiç yorum yok: